28 Kasım 2007 Çarşamba

Motivasyon İpuçları #2

Bu sanırım verip verebileceğim tek motivasyon önerisi. Motivasyonunuzu yitirdiğinizde tavsiyem birşeyler üretmiş, başarmış insanlara bakın. Bir yazılarını, onlarla yapılan bir röportajı okumak, yada dinlemek, çıktıkları bir tv programını izlemek yada ürettikleri şey üzerine yazılmış bir yazıyı okumak ilk olarak o kişinin başarısına saygı duymanıza ardındanda kendinize bakmanıza neden olacaktır. Eminim sizde o durumda olmak istiyorsunuzdur. İçinizde bir yerlerde unutmaya başladığınız bazı hisler uyanmaya başlar, kısaca hafiften gaza gelirsiniz :).

Benim için her zaman işe yarayan bir yöntemdir. Ama ilk gazı aldıktan sonra yavaş yavaş işinize dönüp birşeyler yapmaya başlayın. Kazandığınız motivasyonu devam ettirebilmenin tek yolu birşeyler ortaya koyabilmeniz, ilerleme sağlayabilmeniz.

19 Kasım 2007 Pazartesi

Fikir Bulmak

İlk adımdır fikir bulmak. Başlangıç noktasıdır. Bu yazıda bir oyun fikri bulma ve geliştirme aşamalarında izlediğim yöntemleri paylaşmayı düşünüyorum. Şimdiye kadar bir oyun fikri bulmak üzere iki yöntem kullandım.

İlki basitçe yapmak istediğim oyun türünü seçmek ve nasıl birşeyler yapabileceğim üzerine kafa yormak. İkincisi ise ilginç, değişik bir fikir yada tema üzerine oyun fikrini geliştirmek.

İlk yöntemde genelde ilk adımım seçtiğim tarzdaki diğer oyunları incelemektir. Beni etkileyen yanları ilk ilham kaynaklarım olur. Sonraki adımımda ise bu tarzda yaratabileceğim farklılıklar ve var olan özellikleri nasıl geliştirebileceğim üzerine düşünürüm. Sonunda elime iskeleti büyük oranda ortaya çıkmış bir -proje- fikir geçiyor. Geriye kalan bu boşlukları doldurmak oluyor. Orijinal fikir ile uyumlu olmasına dikkat ederek her türlü mecradan elde edeceğiniz ilham ile bu boşluklarıda doldurursunuz ve işlem tamamdır.

İkinci yöntemde ise ben oyun yapayım diye harekete geçmezsiniz. Daha çok bir gün bir anda ilginç bir fikir gelir aklınıza. Bir oyun fikri olacak kadar detaylı yada geniş olmayabilir. Basit, ufak birşeydir ama çok ilginçtir. Kesinlikle es geçilmeyecek birşeydir. İşte bu fikrin üzerine düşünmeye başlarsınız. İlk cevap verilmesi gereken soru nasıl bir oyun olabileceğidir. Sonra bunun üzerine bulduğunuz parlak fikre uygun olarak oyunun kurgusu üstteki yöntemdeki gibi yavaş yavaş hazırlanır.

Genel işleyiş pek farklı değil gibi gözüksede başlangıç noktalarındaki farklılık ile birbirlerinden ayrılıyor bu yöntem. Zaten geriye kalan işler hep aynı şeyler olacaktır.

Bunun dışında bir diğer konuda orijinal fikir bulamama sorunu. Çoğu zaman orijinal bir fikir bulamayabilirsiniz. Önemli değil. Bilindik bir hikayeyi bile alıp güzelce işlerseniz, iyi bir oyun olmaması için hiçbir neden yok. Önemli olan fikrinizin ne kadar orijinal yada yenilikçi olup olmadığı değil, sizin onu oyun haline getirirken ne kadar başarılı olduğunuzdur. Elinizdeki malzemeyi ne kadar iyi işlerseniz, elde edeceğiniz sonuç o kadar iyi olur.

11 Kasım 2007 Pazar

Tek Kişilik Oyunlar

Son yıllarda oyun piyasasında yükselen trend çok oyunculu ağ oyunlarından yana. Öyleki çok oyunculu bir modu bulunmayan bir oyun eksik sayılmakta artık. Kabul bir oyun oynarken karşınızda bir bilgisayar yerine gerçek bir insan olması daha eğlenceli gözüküyor ama öyle mi acaba?

Şimdi kabul edelim ne oynuyorsak oynayalım amacımız kazanmak. İster bir FPS'de bir frag daha alalım, ister bir RTS'de rakibimizin üssünü dümdüz edelim yada bir adventure oyununda bir bulmacayı çözelim, hepsinin sonucu aynı, egomuzu tatmin etmek. Bunun içinde özetle karşımızdakini yenmemiz gerekiyor. Karşımızdaki bir bilgisayarken bu kolay, geçmemiz gereken bir eşik var o kadar. Oyunu o eşiği geçecek kadar iyi oynamamız yeterli. Ama çok oyunculu oyunlarda durum farklı. Karşımızdaki oyuncular ile sürekli bir rekabet içinde olmamız gerekiyor başarılı olmak için ve rekabet etmezsek sonuç normal olarak kaybetmemiz oluyor ve inanın yenilmek hiçte eğlenceli değil :).

Bazı insanlar için bu rekabet çok eğlenceli birşey olabilir ama herkesi çekmiyor. Bazıları sadece oynamayı seviyor, en iyi olmak değil dertleri. Bu kitle hiçte küçük değil ve aslada kaybolmayacak. Bu yüzdende tek kişilik bilgisayar oyunlarına ilgi her zaman olacaktır.

Bana bu yazı konusunda ilham veren Jeff Vogel'in (Spiderweb Software) yazısını okumak için tıklayın.

10 Kasım 2007 Cumartesi

"Aga ben oyun yapicam"

Aslında "Herkes 15 dakikada oyun yapımcısı olacak!" başlıklı yazıyı yazmaya başlarken dile getirmeye niyetlendiğim konu buydu, ama bu ilk yazımda ilerledikçe farkında olmadan konuyu saptırıp benim kendi oyun yapımı tarihçemi anlatırken bulmuştum kendimi. OyunYapsak.Net'teki bir önceki yazım olan "Kabusta Kaybolmak: Gelişmeler"den bir sonraki yazımda (yani aslında bu yazı!) da oyun yapımında programcılığın bir araçtan ziyade amaç olarak görülmesi konusuna değinecektim ama biraz önce bir forumda gezinirken gördüğüm bir yardım çağrısı beni bu yazıyı yazmaya itti.

Hayal kurmak güzeldir. Büyük başarıların öncesinde yine kurulmuş büyük hayaller yatar. Ama biraz insaf; Knight Online'ı yapan adamlar, oyun forumlarına girip "Ya bana oyun yapmayı öğretecek var mı? Şimdi online oyunumuza canavarları nasıl ekliyoruz?" gibi sorular soran ilkokul talebeleri miydi? KO'ın yapımcılarının özgeçmişini bilmiyorum, ama bu kadar çok yaygınlaşabilecek bir MMORPG'yi yapan kişilerin böyle insanlar olmasına da ihtimal vermiyorum (bence önemli olan şey oyunun veya oyuncunun kalitesi değil; gerçekten çalışabilen bir MMORPG'yi tamamlayabilmek ve bunu insanlara oynatabilmek. KO'ı sevmesem de, yapımcılarının istedikleri başarıyı kazandıkları konusunda şüphem yok [ama sonra oyunu istila eden kalitesiz oyuncular yüzünden hayal kırıklığına da uğramış olabilirler, bilmiyorum]).

Şimdiye kadar herhangi bir oyun yaptığından şüphe ettiğim ("karakterlerin hareket ve buyu cizimleri tamam ama bunlarinasil calistirabilirim?" diye soran bir kişinin GameMaker'da veya AGS'de olsa bile herhangi bir oyun yapabildiğini sanmıyorum) bir üye tarafından yazılmış bir çağrıydı bu. Hayır, takım arkadaşı aramıyordu; zaten kendi takımı varmış. Okuyunca aklıma aynı forumdaki eski, başka bir 'oyun yapımcısı' üye geldi: "X Oyun Stüdyoları büyüdü! Şu an 20 kişiyiz" gibi bir şey diyordu, ismini ve eleman sayısını unuttum. Umarım gelecekteki hayatları için, iş dünyasıyla ilgili önemli bir şeyi öğrenmişlerdir: "Birinin senin arkadaşın veya akraban olması senin o kişiyle iş yapmayı tercih etmen için bir etken olmasın; eğer o kişi o iş için yetersizce o zaman onun çalışmada yeri yoktur." Umarım o 20 kişilik elinden hiçbir iş gelmeyen takımı kuran çocuk bu dersi almıştır da sonra ileride bir iş kuracağı zaman torpille iş almanın ne kadar zararlı olduğunu da hatırlar.

Mesajda sorulan ilk sorular oyunun yapımıyla ilgili algoritmik detaylardı, oyundaki düşmanların hareketlerinin ayarlanması mesela. Sanırım tüm bu soruların hepsinin birer tane, basit cevapları olduğunu düşünmüş. Ya ama hiç mi aklına gelmiyor, "Niye oyuncu sayısına oranla çok az oyun var? Oyun yapmak isteyen tek oyuncu ben olamam, değil mi? Eğer oyun yapımı bu kadar basitse o zaman neden sadece ben ve diğer birkaç insan bu işle uğraşıyor?" diye? Ama asıl ilginç olan, ikinci iletideki sorulardı: Oyunun ücretinin nasıl alınacağı, premium hesapların nasıl ayarlanacağı gibi işin ekonomik kısmıyla ilgili sorulardı. Evet, 20 kişilik hiçbir iş yapmayan takımımızla oyunu kısa sürede bitirdik, şimdi sıra paraları kazanmaya geldi.

Verdiğim yanıt şu oldu;

"
Çok sert bir cevap olacak, ama bunları söylemem lazım.

Sadece şunu söyleyeyim: Bahsettiğin gibi bir online oyun yapmak için ÇOK ciddi bir bilgi birikimi ve takım çalışması gerekiyor (ve elbette ki takım arkadaşlarının da "Hacı, ben oyun yapacam, hikayeyi ben yazarım aga" gibi cümleler kurmaktan daha fazlasını yapabiliyor olması lazım). Sadece "Boyle bir oyunu yapmak ne kadar surer?" soruna cevap vereyim: Haritanın nasıl yapılacağı, canavarların hareketlerinin nasıl yapılacağı gibi ayrıntıları kendi başına öğrenmeye çalışmak yerine forumda tanımadığı kişilere soran ve en önemlisi de yardım çağrısında bulunmak gibi önemli bir amaca hizmet eden iletisini yazarken bile doğru dürüst bir Türkçe kullanmaya üşenen birisi için: Sonsuza kadar.

Muhtemelen çok sevdiğin Knight Online gibi oyunlar, " ya kankiler ben yeni uye oldum ve online oyunu yapmaya calisiyorum bu oyunu bikac kisi yapcaz." diye forumlarda yardım isteyen adamlar tarafından yapılmadı. Şu an arkadaşlarınızla yaptığınız tek şey hayal kurmak, üzgünüm."

Hayır, yanlış anlaşılmasın; benim karşı çıktığım şey internette oyun yapımı hakkında başka kişilerden yardım almak değil. Keşke ben de ilk başladığım zaman, gerekli araştırmalarımı yaptıktan sonra birilerinden yardım alabilseydim. Ama belki de en güzeli böyle oldu, tek başıma ilerlemeyi öğrenmem.


Sadece Türkiye'deki gençlerden bahsettiğim gibi bir sonuca varılmasın; özellikle AGS forumlarında da periyodik olarak bu tip oyun yapamayımcısılarıyla karşılaşmak mümkün, ve nedense (!?) bu kişiler de İngilizceyi doğru düzgün konuşmaktan aciz oluyor (16 yaşında olup da "Forgot" kelimesinin "fogot" olarak yazılmayacağını bilmeyen Amerikanları gördükçe
artık ABD'de okul diye bir şey olmadığını düşünmeye başlıyorum. "makin: i need info on how to make a game like background making animtion i think i may have miss spelled" şeklinde bir forum mesajı atmak için yaşadığımız mağarada internet bağlantılı bir bilgisayar olmalı).

Ya gerçekten merak ediyorum; bir oyun yapıldığı zaman, yapımcının hayatının aniden değiştiğini filan mı sanıyorlar? Ben şu ana kadarki en iyi oyunumu yayınlayalı tam 2 yıl oldu (geçen gün yıldönümüydü), ne elime yüklü bir miktarda para geçti ne de kızlar üzerime yılan gibi gelmeye başladı; bir oyun yapınca bunların gerçekleşeceğini mi düşünüyorlar? Söyleyeyim; bunlar olmuyor. En fazla belki sizinle tanışmak isteyen kişilerden birkaç e-mail alırsınız, hepsi bu. Ama benim için bu bile yeterliydi, hiç tanımadığım birisinin yaptığım oyunu çok beğendiğini, devamını ne zaman getireceğimi sorması güzel bir rüya (ama sonra Annie Wilkes'a dönüşebiliyorlar, dikkat).


Uzun bir yazı oldu yine.
Özetle anlatmak istediğim;
*Araştırmacı olun. Bütün detayları forumlarda sorarsanız n00b konumuna düşersiniz, gerçekten faydalı olabilecek insanlar size yardım etmekten kaçınır.
*Henüz oyun yapımının temellerini öğrenmeden, teknik olarak Kınayt Onlayn kalitesindeki oyunları yapmaya başlarsanız sonunuz muhtemelen hüsran olacak.
*"Abi ben çok manyak senaryo yazarım, beni de ekibe alsana, 20 kişi olalım!" diyenlerin önerilerini 2 kere düşünün.
*"Oyun yapacağım, zengin olacağım, yırtacağım!" şeklindeki hayallerini şu ana kadar çok az insan evladı gerçekleştirdi, sizin de onlardan birisi olmamanız imkansız değil ama çok zor.


"
We've all been raised on television to believe that one day we'd all be millionaires, and movie gods, and rock stars. But we won't. And we're slowly learning that fact. And we're very, very pissed off."

Tyler Durden